BAĞLASALAR DURAMAM
Acının acısı, ektirdiğimiz
Kendi kendimize
çektirdiğimiz
Bildiğimiz, bir şey
bilmediğimiz
Pohpohlayıp, yağlasalar
duramam
Kadın zayıf olur, ana
kuvvetli
Bu yüzden analar olurmuş
dertli
Yattığım yer soğuk ve
rutubetli
Sular akıp çağlasalar
duramam.
Kocalar sağırsa dengini
bulur
Kör bir kadın alır, mutlu
çift olur
Hasta olan dinlenirse
kurtulur
Gitme diye ağlasalar
duramam
Genç yaşlanır ama yaşlı genç olmaz
Aptalla parası arkadaş
kalmaz
Rüzgâr esmeyince yaprak
oynamaz
İşin en güç kısmı içe
dalmaktır
Adam olmak değil, adam
kalmaktır
Sağlık hissedilmez,
oyalanmaktır
Sağlığımı sağlasalar
duramam
Bu dünyaya konan gün gelir
göçer
Ecel şerbetini göçmeden
içer
İçerden çıkmasam,
dinlensem geçer
Çıkmam gerek, bağlasalar
duramam
Neden rahat bırakmıyor
dertleri
Hasta edip yatıracak Ekber’i
İnşallah atlatır
badireleri
Yüreğimi dağlasalar
duramam
09.01.2014
Ekber POLATOĞLU
BEYNİMİN YARISI İÇERDE
KALDI
Huzur, içinde yoksa, başka
yerde arama
Kimse yardım edemez, böyle
bahtı karama
Ölüm Allah’ın emri, ben
razıyım sırama
Bal yapmayan arısı, neden
içerde kaldı?
Söz vermek borçlanmaktır,
elbet sebebi vardır
Görmeden çivi çakmak,
parmaklara zarardır
Fakirin sabrı taşsa,
okyanuslar kadardır
Başımıza darısı, beden
içerde kaldı
Hatasını saklamak
isteyenler, konuşur
Dünyaya gelen geçer, konan
göçer, kavuşur
El eli, eşek yolu bilir,
soldan savuşur
Adam göçtü, karısı: Seden
içerde kaldı
Ne yavuz olup asıl, ne
alçak olup basıl
Gurur, hata maskesi, sen
gerçeği gör asıl
Gerçek güneşe benzer
bakılmaz fasıl fasıl
Baban limon sarısı, deden
içerde kaldı.
Başarı ister teri, eğitim
ister yeri
Bilgisiz fikir sunmak, bu
beterin beteri
Korku kaynağı cehli deli
eder Ekber’i
Doldu beynin yarısı, giden
içerde kaldı
16.01.2014
Ekber POLATOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder