Güzellikler botokslu
Göğüsler silikonlu
Sebze meyve hormonlu
Yediğin yemekler yavan
Gittikçe kirleniyor
Irmağın denizin havan
Ömrün elen gidiyor
Uyan vatandaş UYAN!
.
........... Erhan Tığlı
ileti_03 Mart 2010_10:07
...mizahveşiir:04.03.2010_02:15
*-*-
erhan tığlı*AĞZIMIZIN TADI NE ZAMAN GELECEK?
Kente çalışmaya giden Irgat Ali, orada bir yıl kaldıktan sonra güç bela köyüne dönebilmişti. Yolcuk o kadar çetin geçmişti ki, evine gelir gelmez hemen kendini yatağa attı ve derin bir uykuya daldı. Kocasından umduğu sevgiyi, ilgiyi göremeyen kadın hayal kırıklığıyla uyuyamadı, kalktı, süt sağmaya gitti. İnek huysuzluk edince öfkesini ondan aldı, ineğe bir şamar indirdi, “Tepemi attırma sarıkız! Uslu dur yoksa karışmam ha!” diye bağırdı. Gürültüyü duyan meraklı komşusu ne olduğunu sordu.
“Daha ne olsun?” dedi dertli kadın. “Aydın’dan dayı geldi/Dayı değil, ayı geldi!”
Sabahleyin Irgat Ali neşeyle yatağından kalktı, uykusunu almanın, yorgunluğunu gidermenin verdiği mutlulukla karısına gereken ilgiyi gösterdi, onu öptü kokladı. Kadın sevinçle süt sağmaya gitti. İnek gene huysuzluk etti ama bu sefer kızmadı:
“Uslu dur bakayım kızım” diyerek ineğini okşadı.
Meraklı komşu gene ortaya çıktı:
“Bu sabah pek neşelisin. Hayrola, nedir bunu sebebi?” diye sordu.
Kadın, ağzı kulaklarında şöyle dedi:
“Aydın’dan kadı geldi
Ağzımın tadı geldi!”
***
Bu öykücükte olduğu gibi, ağzımızın tadı kaçtı yıllardır. Eski tadı alamıyoruz hiçbir şeyden. Meyve ve sebzeler hormonlu, dostluklar silikonlu, güzeller botokslu! Eşyalar plastik ve naylon, yaşamak da öyle... Doğal güzellikleri yok ediyor, her yanı suni, yapmacık güzelliklerle dolduruyoruz. Bahçeli evleri yakıp yıktıktan sonra yerlerine apartman dikmeyi marifet sanıyoruz. Çarpık kentleşme ve sözde uygarlaşmayla çevreyi kirletiyoruz. Kısacası hayatımız duman! Bu kötü gidişe son vermesi gereken kadılar kötülerle ortak. İşte bu yüzdendir ki, kurumuyor bir türlü içine düştüğümüz batak. Sonumuz karanlık. Çünkü doğruluk, iyilik, güzellik tutsak; aydından gelemiyor köyümüze hiç biri. Ayılarla dayılar yollanıyor ancak yanımıza, yöremize. Sağmal inek gibi sağılıyoruz boyuna. Son veremiyoruz bu alicengiz oyununa. Bu durumdan ne zaman kurtulacağız? Olaylara seyirci kalmaz ve olup bitenlere öküzün trene baktığı gibi bakmazsak...Erhan Tığlı
10 Ekim 2009_12:17
...mizahveşiir:11.10.2009_01:46
**-**-*
Kente çalışmaya giden Irgat Ali, orada bir yıl kaldıktan sonra güç bela köyüne dönebilmişti. Yolcuk o kadar çetin geçmişti ki, evine gelir gelmez hemen kendini yatağa attı ve derin bir uykuya daldı. Kocasından umduğu sevgiyi, ilgiyi göremeyen kadın hayal kırıklığıyla uyuyamadı, kalktı, süt sağmaya gitti. İnek huysuzluk edince öfkesini ondan aldı, ineğe bir şamar indirdi, “Tepemi attırma sarıkız! Uslu dur yoksa karışmam ha!” diye bağırdı. Gürültüyü duyan meraklı komşusu ne olduğunu sordu.
“Daha ne olsun?” dedi dertli kadın. “Aydın’dan dayı geldi/Dayı değil, ayı geldi!”
Sabahleyin Irgat Ali neşeyle yatağından kalktı, uykusunu almanın, yorgunluğunu gidermenin verdiği mutlulukla karısına gereken ilgiyi gösterdi, onu öptü kokladı. Kadın sevinçle süt sağmaya gitti. İnek gene huysuzluk etti ama bu sefer kızmadı:
“Uslu dur bakayım kızım” diyerek ineğini okşadı.
Meraklı komşu gene ortaya çıktı:
“Bu sabah pek neşelisin. Hayrola, nedir bunu sebebi?” diye sordu.
Kadın, ağzı kulaklarında şöyle dedi:
“Aydın’dan kadı geldi
Ağzımın tadı geldi!”
***
Bu öykücükte olduğu gibi, ağzımızın tadı kaçtı yıllardır. Eski tadı alamıyoruz hiçbir şeyden. Meyve ve sebzeler hormonlu, dostluklar silikonlu, güzeller botokslu! Eşyalar plastik ve naylon, yaşamak da öyle... Doğal güzellikleri yok ediyor, her yanı suni, yapmacık güzelliklerle dolduruyoruz. Bahçeli evleri yakıp yıktıktan sonra yerlerine apartman dikmeyi marifet sanıyoruz. Çarpık kentleşme ve sözde uygarlaşmayla çevreyi kirletiyoruz. Kısacası hayatımız duman! Bu kötü gidişe son vermesi gereken kadılar kötülerle ortak. İşte bu yüzdendir ki, kurumuyor bir türlü içine düştüğümüz batak. Sonumuz karanlık. Çünkü doğruluk, iyilik, güzellik tutsak; aydından gelemiyor köyümüze hiç biri. Ayılarla dayılar yollanıyor ancak yanımıza, yöremize. Sağmal inek gibi sağılıyoruz boyuna. Son veremiyoruz bu alicengiz oyununa. Bu durumdan ne zaman kurtulacağız? Olaylara seyirci kalmaz ve olup bitenlere öküzün trene baktığı gibi bakmazsak...Erhan Tığlı
10 Ekim 2009_12:17
...mizahveşiir:11.10.2009_01:46
erhan tığlı*ÖMRÜMÜZ
İş yaptığımızı sanıyoruz iki tık tık bir tak takla
Çıkarımız için atıyoruz bin takla
Şımartıyoruz siyasileri “bravo” ile, şakşakla
Geçiyor ömrümüz leylekler gibi laklakla!
.......... Erhan TIĞLI
POLİTİK TAŞLAMA
Politikacı kendi işini anında bitirir
Bizimkine gelince bin dereden su getirir.
Politikacının en iyi yaptığı yemek cek caklı dolma
Boğazında kalır sakın alma!
Politikacı yer vatandaş bakar
Ama gene de oyunu ona atar...
Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete
Politikacı sayesinde, ancak öbür dünyada
Erişeceğiz selamete, kavuşacağız saadete...
.......... Erhan TIĞLI
USTA
Çalışan yarı aç yarı tok gezerken
Çalıştıranın ayağına gelir böreği pastası
Bu çarpıklığı düzeltmesi gereken
Politikacı ise ipe un serme ustası!
.......... Erhan TIĞLI
o4 Ekim 2oo9_11:22
....mizahveşiir:05 Eki 2009_04:15İş yaptığımızı sanıyoruz iki tık tık bir tak takla
Çıkarımız için atıyoruz bin takla
Şımartıyoruz siyasileri “bravo” ile, şakşakla
Geçiyor ömrümüz leylekler gibi laklakla!
.......... Erhan TIĞLI
POLİTİK TAŞLAMA
Politikacı kendi işini anında bitirir
Bizimkine gelince bin dereden su getirir.
Politikacının en iyi yaptığı yemek cek caklı dolma
Boğazında kalır sakın alma!
Politikacı yer vatandaş bakar
Ama gene de oyunu ona atar...
Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete
Politikacı sayesinde, ancak öbür dünyada
Erişeceğiz selamete, kavuşacağız saadete...
.......... Erhan TIĞLI
USTA
Çalışan yarı aç yarı tok gezerken
Çalıştıranın ayağına gelir böreği pastası
Bu çarpıklığı düzeltmesi gereken
Politikacı ise ipe un serme ustası!
.......... Erhan TIĞLI
o4 Ekim 2oo9_11:22
.Tıkanmış bacası duygularının
Halin duman
Kurt dadanmış düşüncelerine
Farkında değilsin
Kuyuda olduğunun
... Kül yağıyor gül yerine
Kirlettiğin evrenine
Bencil tutkulara
Çoktan olmuşsun kurban
Neyi aklayacak sanıyorsun
Kuzulardan akıttığın kan...
................. Erhan Tığlı,
...mizahveşiir:20 Ara 2007_03:43
*-*-
Mizah yazarımız Erhan TIĞLI'nın,
http://lahmacunmizah.blogspot.com/
....mizahveşiir:24.11.2007_23:24
beğeniyle okuyacağınız yeni öyküsü;
ÖĞRETMENİN SESİ,
LAHMACUN*mizah öykü* sayfamızda...
http://lahmacunmizah.blogspot.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder