23 Temmuz 2014 Çarşamba

Erhan TIĞLI_ GÜLÜN GÜL OLUN

Gülmeyen insanın karnı tok olsa bile ruhu açtır, gülmek en önemli bir ihtiyaçtır.
Gül ama düşene, ağlayana, acı çekene değil! Gülüşün alaycı, aşağılayıcı olmasın; moral versin düşkünlere, gülme, neşelenme isteği uyandırsın kişilerde. Neye güldüğün zekânı, nasıl güldüğün terbiyeni gösterir. Onun için gülerken dikkat et, gülüşünle çevrendekileri rahatsız etme, üzme. Kaba saba kişiler gülerlerken diğer insanları hiç düşünmezler, yerli yersiz güler dururlar. Bir de ağlanacak
haline gülenler vardır. Bencil gülüş iyi değildir, herkes ağlarken gülmek de terbiyesizliktir.
Edip Cansever’e göre, “Gülmek bir halk gülüyorsa gülmektir”.
Sevgilinin gülmesi ne güzel bir gülmektir. Ona gül demeli, “Gül sen gülün olayım” diye seslenmelidir. Bakın o gülünce neler oluyor:
“Sen gülünce dağılıyor bulutlar
Işıldıyor gökyüzüm
Gönül süsüm yıldızlarla
Uçmaya başlıyor kuşlar
Sevgi yüklü cıvıltılarla
Çiçekleniyor gecem gündüzüm
Sen gülünce yeşeriyor ağaçlar
Gidiyor kış, geliyor bahar
Çocuklarla doluyor salıncaklar
Tozduman oluyor soğuk, çamur ve kar
Sen gülünce açıyor tomurcuklar
Islatmıyor yağmur, yakmıyor güneş
İçimde coşkulu ırmaklar akıyor
Gönlüm karanfil, gül takıyor.”
Sadece sevgili değil dostlar da gülmeli:
Gülün Dostlar Gülün
Gülün dostlar gülün
Yaşama sevinciyle
Düğün bayram edin
Hora tepin!
Kahkahayla söndürün
İçinizdeki cehennemi
Gülün gül cennetine gidin.
***
Gülün dostlar gülün
Boynu bükük kalmasın gülün
Dikenlerin defterini dürün.
Feryat edip durmasın artık
Gülsün yüzü çileli bülbülün.
İnsan gülen hayvandır, insan güldüğü kadar insandır, demiş düşünürler. Gülmek pirzola yemekle eşdeğermiş. Gülen kişiler hasta olmazlarmış kolay kolay. Nedim’in, “Gülelim oynayalım kam alalım dünyadan” demesi boşuna değil. İçki dağıtan güzelin gülüşü şairimizi öyle tamam eder ki, içkiyi yarım sunmasını ister onun, çünkü zevk meclisine kadeh olmuş, başı dönmüştür: “Bir şeker handeyle bezm-i şevke cam ettin beni/ Nim sun peymaneyi saki tamam ettin beni”... Bir şarkıda, “Gülünce gözlerinin içi gülüyor/ Kendimi senden alamıyorum” deniliyor. Gülmek gülü çağrıştırıyor. Sevgili gülünce dudaklarına gül konuyor. Sevgilinin bir tatlı gülüşü bin kavuşmaya değer: “Bir tatlı tebessümün bin vuslata bedeldir”... Ama kimi zaman o gülüşe aldanmamalıdır: “Yıktı nice canlar o nezaketle tebessüm/ Şirin dahi kastetmesi cana gülerektir” Ziya Paşa
Güzeller gülünce daha güzel olurlar:
Arpa buğday çeç olur
Güzeller güleç olur
Güzellerin güleci
Her derde ilaç olur.”
Ben de diyorum ki, “Güleceksen şimdi gül, yarın belki geç olur. Gülüşünü erteleme.” Gülün gül olun
Sevgi verin sevgi bulun.
Arısı, karıncası boldur
İnsanlığa giden yolun
Ayıklayın çöpünü, dikenini
Ayrık otlarını yolun.
Aç ruhları doyurun gülüşlerinizle
Somurtanlara ilaç olun
Kalplere konun.
Çocukları ağlatmayın ana babalar, gülerek konuşun onlarla. Çocuklar gülsün:
Gül çocuk gül
Gül de konsun dudaklarına
Muhabbet kuşu, bülbül
Gül gül de
Güllerle donansın her yer
Sevince boyansın gönüller.
***
Gül çocuk gül
Neşe yağmuru yağsın
Somurtanları ıslatsın
Umur çiçekleri açsın
Çiçeksizler utansın
Gökyüzü mavi kalsın
Yeryüzü yeşil...
Irmaklar doludizgin aksın
Kötümserliği, karamsarlığı
Silsin gülüşün.
***
Gül çocuk gül
Senin kadar
Güzel olsun yaşamak
Küçük büyük herkes gülsün, güller açsın yüzünde
Gül kokuları duyulsun kişilerin özünde sözünde.
***
Erhan TIĞLI
erhantigli@mynet.com 

19 04 2008_0Yorum sayısı
_11Görüntüleme sayısı
_

Hiç yorum yok: